BÜTÇE MESELESİ
"Merhum Nasrettin Hoca ustanın birine bina yaptırır. İnşaatdan artan toprağı sokağın ortasında yığılı kalır. Mahalle ahalisi sokağın ortasında olan yığılı topraktan dolayı rahatsız olurlar ve laf söz etmeye başlarlar. Laf söz çoğalıpta feryat figan artınca durum hocanın kulağına gelir. Zavallı Hoca eline aldığı kazma ile bir hendek kazar. Sokaktaki yığılı toprağı hendeğe doldurur. Fakat kazılan çukurdan çıkan toprak yine ortada kalır. Hocada yığılı toprak için tekrar yeni bir çukur kazar. Yine ortada bir yığın toprak kalır. Hayretten hiddete uğrayan hoca bu meselenin hallinde aciz kalır. İşte bizim bütçe meseleside bu durumda. Mösyö Loran* tarafından tanzim olunan (1325) senesi mevazene maliyesi beş milyon Osmanlı lirasına yakın bir açıkla korunuyor. Neyse (yazar fıkraya devam ediyor) herkesin gözü faltaşı gibi açıldı. Merhum Hoca Nasrettin meselenin hallinde aciz kalığı gibi açığı kapatmak hususunda bunaldılar zannederiz. Elbette bütçede açık bulunurya!" (istibdat taraftarlarının her birine on beşer, yirmişer bin guruş maaş verilmesi de yazarın diğer bir eleştiri konusudur.)
Görüldüğü gibi İstabdat yönetiminin kendi taraftarlarını kayırması ve onlara yüksek maaşlar bağlaması yazarın eleştiri oklarını üzerlerine çekmiştir. Ayrıca Hocanında çukurları doldurmak için yeni çukurlar açmasına rağmen toprağı koyacak yer bulamamasınıda Cumhuriyet dönemindeki gibi pek çok milli servetin (kısaca akarın) gereksiz yere satılıp ülke borcunun kapatılamamasına benzetmek yanlış olmasa gerek...
*Fransa’dan Osmanlı Maliyesi’ni düzenlemek için getirilen Mali Müşavir
0 yorum:
Yorum Gönder